29 Mayıs 2005

Diş Buğdayı..

Bugün dişlerimizin kutlamasını yaptık.

Sabah babam daha ben uyanmamışken, annemi, iki halamı, Melis'i, eltimi ve kızını getirdi. hemen kalktım tabi :) uykusuzdum iki gündür, çünkü bi önceki gün temizlik var diye sabahın kör bi vaktinde kalkmak zorunda kalmıştım, bir önceki gecede hazırlık yapmak için gece geç saatlere kadar oturmuştum. kahvaltı, sohbet, sonra kızları giydirdim, ayakkabı almamıştım daha da almayı düşünmüyordum ama o ciciler eksik kalamazdı, kızları aldım babam, halam hep beraber ayakkabı almaya gittik. Şansımız varmış beğendiğimiz ayakkabının numarası vardıda hemen alıp çıktık. Ayrıca bu da bir ilkimizdir, ilk kez ayakkabıları oldu ..

Geldikten sonra bende hazırlandım, mamaları hazırladıktan sonra diğer misafirlerimizde geldi. Kızlar bu kadar kalabalığa alışık değiller ama eskisi gibi çok yabancılıkta çekmiyorlar, herkesi iyice süzdükten sonra kucaktan kucağa gezdiler. Gelen çocuklarla oynadılar, pek keyiflendiler, onlar için büyük değişiklik oldu.

Diş buğdayı aslında bizim adetlerimizden değildir. Bursa'da yapılırmış bende bu tip adetleri pek severim, zira kendi düğünümde bile kınasından kahve içmesine her bişeyi yaşamak istemiştim ileride hoşça anılıyor diyerekten . Diş buğdayında bebeğin önüne bir tepsi konuluyor, içine de kalem, makas vs konulup içlerinden hangisini önce alırsa ileride o mesleği seçeceği söyleniyor. Bizde yaptık tabi :) tepside makas (terzilikmiş ama annem cerrah diye tutturdu, öyle olmadığını söylediler o zaman tansiyon aletinin steteskopunu koyalım dedi, illa doktor yapacak kızları), steteskop, kalem (okuyup adam olacaklar diye), cetvel (mühendis), altın (kuyumculukmuş) birde annesi çok bilgisayar aşığı olduğundan mouse koy dediler :) Çınar'ım mouse a saldırdı hemen, Defne'de önce altını alıp yemek sonrada kaleme sarıldı, sonra tek tek içindekileri dışına atıp tepsiyle oynadılar. Bu durumda ileride ne olacakları şüpheli :)) ..

Misafirler yavaş yavaş dağıldı, sonra babam annemleri toplayıp götürdü ev bomboş kaldı, yine salonun ortasına oturup oyuncaklarıyla keyifle oynadılar bir yarım saat kadar sonra mama yiyecek halde değillerdi gözlerini kaşıyıp saçlarını arkadan öne doğru tarar gibi çekiştiriyolardı (bu onların sızmak için biryer aradıklarının işareti) ana kucaklarına koydum, koca bir biberonda mama yaptım (ki yatarken uzun zamandır içmiyolardı) içip sızdılar, yoruldular tabi ama bende çok yoruldum. Bugünü kızların keyfi kaçmadan hatta neşe içinde atlattıkya çok mutluyum.

06 Mayıs 2005

İlk kez balık yedik..

başına gelince öyle bi bakılıyorki imdat desen kim duyacak :) az evvel yıkadım, yıkamak bir şey değilde giydirmek başlı başına sorun. biz iki kişi zor giydiriyoruz, bi de ciltleri kurumasın diye yağlama faslımız var, böylece yıkamak 5'er dakikadan 10 dakika, giydirmek toplam yarım saat 40 dk buluyo. sağlık olsun ;) ha birde saçlarının taranmasından çok hoşlanıyolar, kafalarına bişi değdiğinde öylece duruyorlar zaten ne anlıyolarsa :)

bugün balık yediler. hemde kocca bi balığı paylaştılar. ben pek ümitli değildim ama Defne'nin yiyişi görülmeye değerdi, her ağzına yaklaştırdığımda ham ham haaa mm demesi çok komikti, Çınar daha temkinli yedi ama yedi. şimdi bi de dişler çıkıyo Çınar'ın apzına ne versek öööö diyo neyseki çıkarma gibi bi durumu yok.inanın bugün çok mutlu ldum, bi türlü cesaret edemiyordum, doktorumuz hala vermedin mi diye kızıp hatta haftada iki kez vereceksin demişti. bakalım açılışı yaptık gerisi gelir :)

05 Mayıs 2005

Emekleme oyunu..

Sanırım kızlar birbirlerine alıştılar artık, alıştılar demek belki yanlış, farkediyolar diyeyim. Bugünlerde müthiş sevdikleri bir oyun var, halının dışında halı olmayan yerlerde emeklemek. Bir yolunu bulup koltuğun kenarından yol alıyorlar, ilk yol alan genelde Defne oluyor ve 3-5 ilerledikten sonra olduğu yere oturup Çınar'a bakıyor ve Çınar onu görünce basıyorlar çığlıkla kahkahayı, sonra bizi süzüp hızla emekleme başlıyor. Parke alanda eller yere vurduğunda şap şap ettikçe birbirlerine bakıp nasıl gülüyorlar anlatamam. Bende izin veriyorum 3-4 dakika filan ama dün biraz fazla kaçırdık bu gezinme işini herhalde gece gaz çıkarırken uyandılar, herhalde üşüdüler.

Diş buğdayı yapmayı bu haftasonu istiyordum ama annemi aramaya elim ermedi, herhalde haftaya yaparız.

Oyuncaklar kesmiyor artık, zevk almıyolar oynamaktan, bende hepsini kaldırdım birkaçı hariç unutunca birer birer çıkaracam.. Şimdilerde en sevdikleri oyuncak bezleri. popolarına bağladığımız bezler. 2-3 tanesini ellerine verdim yalıyolar, minicik çıkan dişleriyle çekiştiriyolar ama bi güzel oyalanıyolar. Bu arada, kafalarına, köpeğin poposunada bağlamayı unutmuyoruz. :)